Kitap Aşkı

Bültenler,

{[['']]}

Kitap okumak, hepimizin bildiği gibi son derece yararlı, bir o kadar zevkli bir iştir. İştir diyoruz çünkü bir emek verip okuyorsunuz ve karşılığında çokça şey kazanabiliyorsunuz. Küçük yaşlardan beri okuduk. İlkokulda basit hikâye kitapları, ortaokulda edebi dünyanın ilk örnek eserlerini, ilerleyen çağlarda denemeleri, makaleleri, şiirleri, gördük. Romanlarla geceleri bitirdik. Sürüklendikçe sürüklendik, kitabın kahramanları gözümüzde canlandı gözümüzü her kapattığımızda. Kitap arkadaştır çoğu zaman. Okulda, evde, otobüste, durakta, iki dakikalık boşluğumuzda bile çağırmasını bilirsek bize gelen bir arkadaştır. Zamanın nasıl geçtiğini anlamaz, saatlere aldırmaz, elimizden bırakmak istemeyiz alıştıkça okumaya. Okuyan insanlarla okumayanları gözlemlerseniz şayet ilk farkındalığınız cümle kurma yapıları olacaktır. Bir araştırmada bir insanın günlük kullandığı değişik kelime çeşidi sayısının onun okuma oranına bağlı bir değer olduğu iddiası ortaya sunulmuştu. Bu iddiadan yola çıkacak olursak okuyan insanın ufku geniş olur, kelime dağarcığı koca bir okyanus gibidir, içinden ne isterse çekip çıkarabilir orada boğulmadan. Ağzından çıkan cümleler kıvrak bir müzik aletine dönüşür ve dinleyiciler bıkmadan, usanmadan bir sonraki cümleyi merakla bekler konuşmacıdan. Okumanın faydaları anlatmakla bitmez. Duygu ve düşünceleri ifade gücü, bunları gerek sözlü gerek yazılı anlatıma dökebilme yeteneği verir insana kitap. Okudukça daha çok hâkim olmak ister insan. Bir oda dolusu kitabı olsun oradan çıkmak istemez çoğu zaman eğer sizler de kitap yazıyorsanız ve yazmak istiyorsanız kitap basımı hakkında bilgi edinmelisiniz. Kitap okumak, etrafımızda olan sosyal, ekonomik, siyasal gelişmeleri de kavrayabilmeyi sağlar. Bilgilendirme amaçlı yazılan yazılar kişinin kültür potansiyelini üst seviyelere çıkarır. Kitap okumakla yepyeni bir dünyayı keşfetmiş oluruz ve o dünyayı giderek büyütmek biz okuyucuların elindedir çoğu zaman. “Kitapsız yaşamak; kör, sağır, dilsiz yaşamaktır” demiş Seneca. Gözümüzü kapatan, kulağımızı tıkayan, dilimize kilit vuran şeylere karşı tek savunmamız kitaplarımızdır, kitap okumaktır. Ruhumuzu büyüten, besleyen, ona iyi gelen şeye, kitaplara bağlı kalınmalı, bunu kendi benliğimize yapmış olduğumuz bir hizmet gibi görmeliyiz.